En eski sosyal medya platformlarından biri olan Facebook, adeta “Meta makinesinin” ayrılmaz bir parçası. Yaklaşık 3 milyar kullanıcısıyla, Statista’ya göre en çok kullanılan sosyal ağ ve Amerikalıların her gün en çok zaman geçirdiği yer.
Facebook’un şu anda ortamların kralı olduğuna şüphe yok, ancak hiçbir kral sonsuza kadar hüküm süremez. TikTok’un giderek artan popülaritesi ve Facebook’ta yaşanan güvenlik ihlalleri ile içeriklerin denetlenme eksikliği hakkında yapılan haberler, ağın geleceği için bazı zorluklar yaratıyor.
Bu, pazarlamacıların platformu terk etmeleri gerektiği anlamına gelmiyor tabii. Sonuçta, Facebook’un sahip olduğu kullanıcı sayısı ve aldığı erişim göz ardı edilemeyecek kadar büyük. Asıl önemli olan, Facebook’un güçlü yönlerini ve hedef kitlene yönelik reklam verirken platformu etkili bir şekilde nasıl kullanacağını bilmekten geçiyor.
Bu yazımızda, reklam faaliyetlerin için Facebook’u nasıl kullanacağına ve Facebook reklam kampanyalarında nelere dikkat etmen gerektiğini detaylıca inceleyeceğiz.
Facebook Reklam Kampanyalarını Neden Kullanmalısın?
Facebook’un sahip olduğu kullanıcı sayısını ve popülerliğini ana hatlarıyla belirttik, şimdi ise diğer platformlara kıyasla Facebook’u kullanmanın avantajlarına bir göz atmanın sırası geldi.
Bir pazarlamacı olarak, insanların sosyal ağları ziyaret etme ve etkileşimde bulunma sebeplerinin farklı olduğunu zaten biliyorsun. Örneğin Instagram kullanıcıları, ağırlıklı olarak eğlenceli içerikleri veya influencer’ların en güncel paylaşımlarını merak ediyor. Buna karşılık birçok Facebook kullanıcısı, platformu aile ve arkadaşlarından haberdar olmak veya gönderi ve videolarını paylaşmak için kullanıyor. Elbette, insanların her gün birden fazla sosyal medya platformunu kullandığı bir gerçek. Ancak, önemli olan her birine yönelik kullanım amaçlarını anlamak.
Platformlara Göre Sosyal Medya Faaliyetleri
Facebook’un dikkate alınması gereken bir diğer özelliği, hedefleme gücü. Bu platform, pazarlamacıların farkındalık (awareness), değerlendirme (consideration) veya dönüşüm (conversion) hedeflerini seçerek yolculuklarının herhangi bir aşamasında kullanıcılarla etkileşim kurmasına imkan tanıyor. B2B pazarlamacıları ayrıca mevcut bir e-posta listesini, müşteri tabanını veya web sitesi ziyaretçilerini temel alarak benzer hedef kitleler oluşturabiliyor.
Aynı zamanda, kaydırmalı gönderilerden videolara, hikayelerden sponsorlu gönderilere kadar çok çeşitli reklam formatları da bulunuyor. Reklamlarını, sadece görmesini istediğin kişilere ulaştırabildiğini de atlamamak lazım. Dolayısıyla ulaşmak istediğin kesimi bu kadar etkili bir şekilde hedeflemek, maliyetini de büyük ölçüde düşürüyor.
Facebook’un, reklam performansını ölçmek için de harika olduğunu belirtmekte fayda var. Formata göre değişmekle beraber, ağdan ayrılmadan önce kullanıcıların yapabileceği eylemleri (örneğin, erişim veya reklam etkileşimleri) veya Facebook dışındaki etkinlikleri (örneğin, gelir veya dönüşümler) ölçebiliyorsun.
Öyleyse, yeni başlayan biri olarak Facebook’u nasıl başarılı bir şekilde kullanabilirsin? Gel, beraber inceleyelim.
Facebook Reklam Kampayalarından Faydalanmanın 7 Yolu
Facebook, birçok reklam seçeneği sunan çok yönlü bir platform. Dolayısıyla, harcama yapmadan önce sağlam bir plana sahip olmak oldukça önemli. Platformda iyi performans gösterecek reklamlar oluşturmak için yapman gereken tek şey ise, bu rehberdeki maddeleri adım adım gerçekleştirmek:
1. Planlamanı Belirle
Eminiz ki, iş hedeflerine ve dönüm noktalarına ulaşmak için bir iş planı oluşturmuşsundur. Bu plan, bir yol haritası çizmene ve ne zaman hangi adımları atacağını bilmene yardımcı oluyor. Aynı sebeple, dijital pazarlama stratejinin bir parçası olan sosyal pazarlama hedeflerine ulaşmak için de bir plana ihtiyacın olacak.
Facebook reklamcılığına, “işimi büyütmek” gibi belirsiz bir amaçla atılmak istemezsin diye düşünüyoruz. İş hedeflerini belirlemeli, hangi alanlarda gelişmek istediğini ve bu gelişmeyi sana sağlayacak yöntemleri belirlemelisin. Başka bir deyişle, galibiyetle ayrılmak için sağlam bir “taarruz planına” ihtiyacın var.
Dolayısıyla, bir plan oluşturmak için öncelikle en temel bilgilerle başlaman gerekiyor:
• Hangi ürün veya hizmeti tanıtmak istiyorsun?
• Hangi demografiyi hedefliyorsun?
• Hedef kitlen hangi kanalı daha aktif kullanıyor?
• İnsanlar ürün veya hizmetini nasıl arayıp buluyor?
Eşsiz Satış Teklifini (Unique Selling Proposition) Belirle
Benzersiz satış teklifi (unique selling proposition – USP), seni piyasadaki rakiplerinden ayrı kılan ve öne çıkmanı sağlayan özellikleri ortaya koyduğun bir pazarlama stratejisi. Yukarıdakilere benzer basit sorular, neyi başarmaya çalıştığını ve bunu en iyi şekilde nasıl yapacağını netleştirmene yardımcı olacak. Örneğin bir fitness markasıysan, Facebook’un demografik yapısı senin için mükemmel olabilir; çünkü yaklaşık %18 ile en büyük kullanıcı tabanı, 25 ila 34 yaş arasındaki erkeklerden oluşuyor.
2.Ne İstediğini Facebook’a Söyle
Söz konusu reklam olduğu zaman, Facebook oldukça kullanıcı dostu bir kanal. Ancak, platformdan en iyi şekilde faydalanmak için ne elde etmek istediğini biliyor olman gerekiyor.
Örneğin, insanları özel bir açılış sayfasına yönlendiren bir videonun tanıtımını yapmak istiyor olabilirsin. Facebook’un bu hedefi gerçekleştirebilecek parametreleri mevcut. Ya da ücretsizce indirilebilen bir ürünü tanıtarak daha fazla potansiyel müşteriye ulaşmak istiyor olabilirsin. Facebook bu tür hedefler için de belirli ölçümlere sahip.
İşin püf noktası, kampanyan için doğru hedefi (objective) seçmek. Bir müşteri yolculuğunun (customer’s journey) aşamasına bağlı olarak seçilebilecek üç tane hedef bulunuyor: farkındalık, değerlendirme ve dönüşüm.
Facebook Reklam Kampanyası Hedefi
Paradan ve zamandan tasarruf etmek için neyi başarmak istediğini kesin olarak bilmeli ve Facebook’un ne istediğini anlayabilmesi için doğru kriterleri seçmelisin. Emin ol ki, üzerine yeterince düşünmeden bütçeyi boşa harcamaktan daha kötü bir şey yok.
3. Hedef Kitleni Sınırla
Facebook’un harika hedefleme seçeneklerine sahip olduğundan bahsetmiştik, o halde bunları daha ayrıntılı inceleyelim.
Facebook, şeffaflığı sağlamak adına aşağıdakiler arasından kimi hedeflemek istediğini görmeni kolaylaştırıyor:
• Fan veya takipçiler
• Fanlarının arkadaşları
• Davranışlar veya ilgi alanları
• Yeniden pazarlama
Çoğu sosyal ağ gibi Facebook da yaş, konum ve cinsiyet gibi kriterlere dayalı demografik hedefleme sunuyor. Ayrıca eğitim veya gelir seviyesi gibi daha detaylı hedefleme seçenekleri de bulunuyor, bu da kişiselleştirmeye olanak sağlıyor. Örneğin, hedef kitleyi üniversite mezunu, orta gelirli ve müzik seven ebeveynler olarak daraltabilirsin. (Tüm seçenekleri görmek için Wordstream’in bu infografiğine göz atabilirsin.)
Davranış ve İlgi Alanı Hedeflemesi
Not: Reklamlarda demografik bilgilerin yanı sıra davranış ve ilgi alanlarını da hedefleyebiliyorsun, yani kendini sınırlaman için hiçbir sebep yok! Ayrıca, hedef kitleni genişletmek istiyorsan ilgi alanlarını bir araya getirme (interest stacking) yöntemini de deneyebilirsin.
Ayrıca, müşteri kitleni de hedefleyebilirsin. Bu, kendi web siten, uygulaman veya Facebook üzerinden aldığın veriler aracılığıyla markanla daha önce etkileşime girmiş kullanıcıları yeniden hedeflemen anlamına geliyor.
Facebook’un harika özelliklerinden bir diğeri, benzer hedef kitleler (lookalike audience) oluşturması. Bu özellikte Facebook, yaptığı analizler ve oluşturduğu kategorilerle seçtiğin herhangi bir hedef kitleyle benzer davranışlar sergileyen diğer kullanıcıları bulmanı sağlıyor.
Söz konusu rakiplerin olduğunda, belirli markalara ilgi gösteren kullanıcıları hedefleyebilirsin. Sonrasında, on farklı rakip markaya ilgi gösteren kullanıcılardan oluşan özel bir hedef kitle oluşturabilirsin.
4. Reklamını Nerede Konumlandıracağını Seç
Artık ne yapmak istediğini ve kimlere ulaşmaya çalıştığını bildiğine göre, reklamlarını nerede yayınlayacağına karar verme zamanı gelmiş demektir.
Basit pazarlama stratejistleri, her şeyin reklamını her yerde yapıp, konuya pek özen göstermiyor olabilir. Ancak biz, hassas bir yaklaşımla daha iyi sonuçlar elde edeceğine inanıyoruz.
Facebook, Instagram ve Messenger’ı kapsayan Meta’da kullanabileceğin mevcut reklam alanlarını (ad placement) sıralayalım:
• Facebook Akışı – Reklamlar, kişilerin hem masaüstü hem de mobil akışlarında görünüyor.
• Facebook Marketplace – Reklamlar, Marketplace ana sayfasında ya da tarayıcıda görünüyor.
• Facebook Video Akışı – Video reklamları, sadece video ortamlarında organik videolar arasında görünüyor.
• Facebook Sağ Sütun – Reklamlar, platformun sağ sütununda yalnızca masaüstü üzerinden görünüyor.
• Facebook İşletme Keşfi (Business Explore) – Reklamlar, bir kişi mobil akışında bir işletme gönderisinin başlık veya yorumlarına dokunduğunda görünüyor.
• Messenger Gelen Kutusu – Reklamlar, Messenger’ın ana sayfa sekmesinde görünüyor.
• Facebook Hikayeleri – Reklamlar, kullanıcıların hikayelerinde görünüyor.
• Facebook Reels – Reklamlar, Reels sekmesinde görünüyor.
• Facebook Yayın İçi Videolar – Reklamlar, Facebook’ta canlı olmayan videolarda ve seçili bir grup onaylanmış ortağın canlı yayınlarında görünüyor.
• Facebook Arama Sonuçları- Reklamlar, ilgili Facebook ve Marketplace arama sonuçlarının yanında görünüyor.
Reklamını nerede konumlandıracağın yayınlayacağın içeriğin türüne, bütçene ve hedef kitlene göre şekillenebilir.
Örneğin, mobil kullanıcıları hedefliyorsan, reklamlarını masaüstü tarayıcılarda göstermek iyi bir fikir değil. Hedef kitlenin ne zaman sosyal medyada gezindiğini, gezinmek için hangi cihazları kullandığını ve en sık tükettiği içerik türünü öğrenmelisin. Sonrasında, bu verileri kullanarak reklamını veya sponsorlu içeriğini konumlandırmak için en iyi zamanı ve yeri planlayabilirsin.
5. Reklam Bütçeni Belirle
Bütçenin, belki de en başta değerlendirilmesi gereken bir faktör olduğunu düşünüyor olabilirsin. Ancak aslında, diğer bütün değişkenleri hesaba kattıktan sonra bir rakama ulaşmak daha doğru.
Facebook, reklamlarına ne kadar harcamak istediğine dair sana bir seçenek sunuyor ve bunu yapmanın birçok parametresi bulunuyor. Öncelikle, Facebook reklam bütçeni nasıl harcamak istediğini düşünmen gerekiyor. Sadece tek bir kampanyaya mı bütçe ayıracaksın? Bu, fikir edinmek için yapılan bir A/B testi mi? Yoksa günlük harcamaya bir üst sınır mı belirlemek istiyorsun? Belki de reklamların ne zaman yayınlanacağına dair belirli koşullar belirlemek ve ödemeyi reklamların yayınlanmasından sonra yapmak istiyor olabilirsin.
Eğer sınırlı bir bütçen varsa veya nabız yoklamak istiyorsan, reklam zaman planlaması (ad scheduling) ayarlayabilirsin. Bu özellik sayesinde, reklamlarının yalnızca işletmen, ürünün veya hizmetinle alakalı olduğu zamanlarda yayınlanmasını sağlıyorsun. Mesela, mağazanın açık olduğu veya hedef kitlenle etkileşime geçmek istediğin saatleri seçebilirsin. Diyelim ki, ev yapımı leziz mantılar yapıyorsun, bu durumda reklamlarını yayınlayacağın en mantıklı zaman dilimi öğle arası olabilir.
Neyse ki, reklama harcayacağın tutar üzerinde değişiklikler yapabiliyorsun. Bir rakam netleştirdikten sonra reklam beklentilerinle karşılaştırabilirsin.
Bütçeleme esnek olduğundan, elde ettiğin metriklere bağlı olarak değiştirebilir ve düzenlemeler yapabilirsin.
6. Reklamını Oluştur ve Biçimlendir
İşte, yaratıcılığın ve insan dokunuşunun devreye girdiği yer! Bütçeni ve reklam yerleşimlerini aşağı yukarı belirlediğine göre, içeriğinin yayınlanacağına emin olmanın zamanı geldi.
Facebook, kapsamlı bir mobil deneyim sunmak için tek resimli, kaydırmalı, videolu ve hatta ‘koleksiyonlar’ dahil çok çeşitli reklam formatını bünyesinde barındırıyor. Format seçimin, büyük ölçüde hedeflerine göre şekillenecek.
Facebook’taki videoların popülerliğini inkar etmek mümkün değil, ancak etkili tek bir resimle iyi bir metin eşleştirildiğinde ortaya çıkacak maliyet verimliliğini ve erişimi göz ardı etmemelisin. Harika bir örnek olarak, Slack’in “Make Work Better” kampanyasını inceleyebilirsin.
Bu noktada, küçük detayları ihmal etmemen büyük önem arz ediyor. Ölçebileceğin yanıtlar almak için bir harekete geçirici mesaj (call to action) butonu ekleyebilirsin. Meraklı müşterileri ürünün veya hizmetin hakkında daha detaylı bilgilere yönlendirmek içinse içeriğine ilgili URL’ler dahil edebilirsin.
Yapbozun bu küçük ama önemli parçaları, bir müşterinin reklamına tıklayarak satın alım yapması ile daha fazla bilgi edinmesine fırsat vermediğin için reklamını göz ardı etmesi arasındaki farkı yaratıyor.
7. Ölçüm Değerlerini Kullan
Son olarak, her şey hazır olduğunda ve reklamların yayınlandığında, verileri derinlemesine incelemen gerekiyor. Dijital pazarlamanın asıl güzelliği, mevcut ve gelecekteki kampanyaların için son derece faydalı olabilecek altın madeni değerinde bir veri hazinesi elde ediyor olman.
Facebook aracılığıyla reklamlarının kaç kişiye ulaştığını, kaç kişinin reklamına tıkladığını ve web siteni ziyaret ettiğini tam olarak bilebilirsin. Aynı zamanda sitene Facebook veya Instagram üzerinden gelen ziyaretçileri de görebiliyorsun. Bu veriler sayesinde reklam performansını detaylı bir şekilde analiz edebilirsin.
Bu ölçümlerle, neyin işe yarayıp neyin yaramadığını görebilirsin. Eğer bazı reklam yöntemleri iyi performans göstermiyorsa, onları değiştirmeli veya pazarlama stratejinden çıkarmalısın. Diğerleri beklediğinden daha iyi sonuç veriyor ise, onlara daha fazla bütçe ve kaynak ayırabilirsin.
Facebook reklamları sayesinde, erişimden etkileşime, dönüşümlerden tıklanma oranlarına kadar çok geniş ve çeşitli kullanıcı verisi elde ediyorsun. Bu veriler, alacağın stratejik kararları büyük ölçüde yönlendirecek ve etkileyecek. Bunları dikkatlice ölçüp biçmeyi ve akıllıca kullanmayı sakın unutma!
Bu yazı, İngilizce orijinalinden adapte edilerek hazırlandı.