Instagram uygulaması günümüzün en sık tercih edilen sosyal medya araçlarından biri. Eminiz ki sen de herkes gibi sık sık bu uygulamayı kullanıyor, alışveriş yapıyor ya da sadece “bakıyorsun”

Özellikle son zamanlarda getirdiği yeni güncellemeriyle sıkça konuşulan Instagram’ın artık bu güncellemeri yalnızca kullanıcı için yaptığı savı yavaştan çürümeye başladı. Sık sık güncellemeyle karşılaştığımız ve neredeyse hızına yetişemediğimiz Instagram’ın bu “hızlı” geçmişine bir göz atalım istedik.

Geçmişten Günümüze: Instagram’ın Tarihi

Instagram; ticaret, sosyal ve birçok alanda kullanılan ve dünya çapında milyonlarca kullanıcıya ulaşan bir uygulama olmayı başardı. Bu başarının en büyük sebebi, kullanıcılarına sağladığı avantajlar olmakta. Özellikle alışveriş, hobi, pazarlama, gelir kaynağı olarak da Instagram uygulamasını kullanabilmek, Instagram’ ın bu denli büyümesini sağlayan en önemli faktörler arasında. Instagram, dünyaya “merhaba” dediği günden bu yana, üzerinde değişiklikler yapılarak kullanıcılarına daha rahat ve daha kullanışlı bir uygulama sunmaya gayret ediyor. Ne kadar başarılı olduğu ise günümüzde Instagram kullanım oranları ve yaygınlığına bakarak anlaşılabilir.

Ekim 2010 – Hoş Geldin “Instagram Bebek”

Bu tarihte Instagram, app store’da İOS uygulamasını hayata geçirdi. IOS uygulamasının hayata geçirilmesinden kısa bir süre sonra, Android uygulaması da aktif edildi. Böylece, cihaz farkı olmaksızı herkesin kolayca uygulamaya erişimi sağlandı. Tabii ki bu dönemde yegâne özelliği fotoğraf paylaşmaktı.

Kasım 2012 – Bilgisayar Sevdalılarının Sevinci

Instagram bu tarihte web üzerinden kullanıma açıldı. Bu sayede kullanıcı profilleri de buradan takip edilebilecekti. Web özelliğinin aktif hale getirilmesinin en önemli sebebi, ticaret siteleri ve markaların alışveriş için Instagram’ı daha iyi kullanabilmelerini sağlamaktı

Mayıs 2013 – Ben de Buradayım!

Bu tarihte, muhtemelen herkesin en çok kullandığı özellik olan fotoğraf üzerine etiketleme özelliği getirildi. Bu özellik sayesinde, merak ettiğin veya tanımak istediğin kişilere ulaşmanda büyük bir kolaylık sağlanırken, göz önünde olmak kolaylaştı. Her bir kullanıcı mikro birer “ünlüye” dönüştü diyebiliriz. Öyle ki, fotoğrafta etiketlenmemek ciddi bir problem haline geldi ya da tam tersine fotoğrafında etiketlenebilecek göz önündeki kişileri kadraja sokma yarışı başladı da diyebiliriz.

Haziran 2013 – Hareket Zamanı

Bu tarihe kadar Instagram üzerinden paylaşılan tek şey fotoğraflardı. Fakat bu tarihten sonra Instagram köklü bir değişikliğe giderek video paylaşma özelliğini de aktif hâle getirdi. Fakat bu dönem paylaşılan videolar en fazla 15 saniye süren videolarla sınırlandırıldı. Yine de kullanıcılar bu yeniliğe hızlıca ayak uydurarak, biraz da Vine furyasının artmasıyla, kısa zamanda çok şey yapabildikleri yaratıcı ve dikkat çekici fotoğraf ve video paylaşma hedefine odaklandılar.

Kasım 2013 – Sosyalleşiyoruz

Bu tarih Instagram’ın yavaş yavaş bir sosyal medya platformu olmaya doğru adım attığı tarih olarak kabul edilebilir. Çünkü bu tarihte Instagram ’’Direkt mesaj özelliğini’’ aktif etti. Böylece kullanıcılar Instagram üzerinden birbirleriyle mesajlaşabilmeye başladı. Direkt özelliği, Instagram uygulamasının sosyalleşme adına büyük bir önem kazanmasını sağladı.

Kasım 2014 – Hatasız Kul Olmaz

Kasım 2014 yılında, şu anda kullandığın fotoğrafların altına yaptığın yorumları düzenleyebilmeni sağlayan özellik yayına alındı. Twitter’ın aksine, Instagram -reklam içerikleri hariç olacak şekilde- paylaşılan tüm içeriklerin metnini düzenleme imkanı sundu. Kullanıcılar için büyük kolaylık sağlayan bu geliştirmeyle birlikte “aceleci kullanıcı” kaynaklı hataların da önüne geçilmiş oldu.

Haziran 2015 – İşleri Kolaylaştırmalı

Bu tarih Instagram üzerinden marka oluşturan ve “influencer” olarak adlandırılan kesim için en önemli tarihlerden biri diyebiliriz. Bu tarih itibariyle, Instagram “keşfet’’ ve ’’ara’’ alanları oluşturuldu. Keşfet alanı sayesinde kullanıcılar, yalnızca takip ettikleri kişileri değil, bu kişilere benzer içerik paylaşan veya kendi ilgi alanlarına yakın hesaplara sahip kullanıcıları keşfetme şansına erişti.

Belirli kurallara tabî olan bu alan, yapay zekaya emanet edilerek, hem kullanıcı verileri takibi sağlandı hem de bu takibin bir sonucu olarak gösterilen ilgili içeriklerle kullanıcıların uygulamada daha fazla vakit geçirmesi hedefine de yaklaşılmış oldu.

Mayıs 2016 – Yepyeni Bir Kimlik

Mayıs 2016 yılında Instagram, alışık olduğumuz bugünkü logo tasarımını yayına aldı. Birçok kullanıcı ve profesyonel tarafından eleştiri yağmuruna tutulsa da zamanla herkes Instagram’ın bu renkli dünyasına hızlıca adapte oldu.

Ağustos 2016 – Anlatılacak Kısa Hikayeler: Instagram Stories

Şimdinin “eski” sayılabilecek ’’Hikâyeler’’ bölümü bu tarihte aktif edildi. Bu bölüm Snapchat uygulamasının kazandığı başarılara ithafen hazırlandı ve yine buna paralel olarak birçok özellik adeta Instagram özelinde “klonlandı”. Instagram; yalnızca kendi platformuyla yetinmeyerek bu özelliği hızlıca “kardeş” uygulamaları olan “Facebook” ve “WhatsApp” bünyesinde de yayına aldı. Sonrası zaten malum, artık her uygulama ve hatta e-ticaret sitelerinin bile benzer bir alanı mevcut.

Kasım 2016 – Instagram Uygulaması ile Yayındayız!

Instagram canlı yayın özelliğiyle “ünlülüğün tadını” çıkarması hedeflenen kullanıcıların, uygulama içi kullanım sürelerini de bu amaca paralel olarak artırmak istendi. Özellikle pandemi dönemi boyunca, instagram canlı yayın özelliği birçoğumuzun vazgeçilmezi olmayı başardı. Markalar, tv kanallarını solda bırakıp her gün yayın yapmaya başladı. Podcast kültürüne burun kıvıran dinleyiciler, canlı yayınların esiri oldu. Rüzgar bu süreç boyunca belki yavaşladı ama durmadı. Bu özellik Clubhouse gibi uygulamaların yaratılmasına da vesile oldu.

Instagram kullanıcıları, hikayelerini daha dikkat çekici hale getirebilecekleri boomerang özelliği ile de dikey formatta GIF içerikler yaratmaya teşvik edildi. Kullanıcıların tüm savaşı yine kısa sürede en iyi içeriği çıkarabilmekti, bunu da layıkıyla yerine getirmeyi başardılar.

Şubat 2017 – Hep Daha Fazlası: Instagram Carousel Özelliği

Instagram üzerinden çoklu video ve fotoğraf paylaşımı yapabilme özelliği getirildi. “Carousel içerik” olarak da adlandırılan bu içerik formu, daha önce yalnızca reklamlarda kullanılsa da, IG üzerinde aktif hale geldikten sonra, kullanıcılara bir gönderide daha fazla vakit geçirme ve daha kreatif içerikler hazırlama olanağı sunduğu için yine merak ve heyecan ile karşılandı. Kendi fotoğraf ve videolarından ilhamla birçok kullanıcı, bu özelliği yaratıcı biçimde kullanmaya başladı.

Mayıs 2017 – Geleceğe Yeni Bir Adım: Instagram Filtreleri

Bu tarihte Instagram hikâyeler kısmı için yüz filtreleme ve efektleri aktif hale getirildi. Bu özellik yine aynı şekilde Snapchat uygulamasından “esinlenerek” hayata geçti. İlk dönemlerde Snapchat’in kötü bir replikası olarak ortaya çıkan filtreler zamanla geliştirilerek bu alanın da çokça kullanılması sağlandı. Bu geliştirmelerin sağlanması için filtrelerin yer aldığı bir kütüphane oluşturuldu. AR alanında tasarım yapan tüm içerik üreticileri bu kütüphaneye filtreler ekleyebildikleri gibi, bu filtreleri kendi profillerinde ayrılan özel bir alana da ekleme şansı yakaladı

Temmuz 2017 – Kimse Cevapsız Kalmasın!

Instagram hikayeler üzerinden paylaşılan fotoğraf ve videolara yanıt verebilme özelliği tasarlandı. Bu sayede kullanıcıları yine uygulamada daha fazla vakit geçirmesi ve mesajlaşma özelliğini daha aktif kullanması hedeflendi. Buna ek olarak; iki kişinin aynı anda canlı yayın yapabilme özelliği de eklendi. Hem markalar hem de influencer’lar için yeni işbirlikleri anlamına gelen bu özellikle “dijital etkinlikler” yapmanın önü açılmış oldu.

Aralık 2017 – Anılar Mühim: Arşivleme ve Öne Çıkanlar

Hikâyeler için oylama kısmı açıldı ve “öne çıkanlar” bölümü ile “arşivleme” özelliği aktif edildi. Daha önceki dönemlerde, Instagram uygulamasında paylaşılan ve 24 saat içerisinde “kaybolan” hikayeler, “Öne Çıkanlar” alanı aracılığıyla profile sabitlenerek daha görünür hale getirildi. Ayrıca hesapların fotoğraf ve videolarından yararlanarak oluşturulan renkli hikayeler, bu alanda kullanıcıların görsel dünyalarını daha rahat sunabilecekleri yeni bir formatla tanışmalarını da sağlamış oldu.

“Arşivleme” özelliği ise kullanıcıların profilinde beğenmedikleri ya da “pişman oldukları” içerikleri silmeden, arşivleyerek profilden kaldırmasına olanak sağladı.

Haziran 2018 – Global Bir Televizyon: IG TV özelliği

Instagram’ın en köklü değişimlerinden biri olan IG TV alanını yayına alındı. Bu sayede daha önce en fazla bir dakika olarak izlenebilen videoları bir saatte kadar izleme şansı sunan bu alan ilk dönemlerinde yalnızca dikey videolara ev sahipliği yaptı. Önceleri Youtube ile yarıştığı düşünülen bu alanın asıl niyetinin bu olmadığı da kısa süre sonra anlaşılmış oldu. Yine markalar ve küçük işletmeler için geniş bir içerik alanı sunan bu özellik başta yadırgansa da sonraları özellikle dizi/ film sahneleri, etkinlik tanıtımları ve reklam tanıtımları için sık sık kullanılmaya başladı. Bu özellik, Instagram’ın bambaşka bir boyut kazanmasını sağladı.

Instagram IG TV’nin Ardından Yeni Dönem

Instagram, kullanıcı sayısının milyonları aşması ve Instagram’ın çok beğenilen bir uygulama haline gelmesi sonucunda yıllar geçtikçe kullanıcı sayısını artırmaktan çok, uygulamada aktif kullanıcı sayısını artırmaya odaklandı. Bu nedenle, kullanıcı davranışlarını ve trendleri çok yakından analiz ederek yeni özellikler eklemeye devam etti. Bu aşamaları tamamında ise odağında “kullanıcı” yani sen vardın.

IG TV “yeni döneminde”, normalde bir dakika olarak izleyebildiğin veya ancak o süre zarfında yükleme yapabildiğin videoları senin için daha da genişleterek bir saat kadar izleyebilme, yükleyebilme şansı verdi. Sonrasında ise işler çok daha “karmaşıklaşmaya” başladı. Nasıl mı?

Instagram kendi çapında bir devri kapatarak bir devrin açılışını IG TV ile yaptı. Daha önce sadece dikey şekilde izlenebilen IG TV yapılan güncellemeler sayesinde yatay olarak da izleyebilme olanağı getirdi.

IG TV’ den sonra Instagram gönderi beğeni sayılarını kaldırarak gündeme yerleşmeyi başardı. Son dönemde yapılam araştırmalar doğrultusunda; sosyal medya kullanıcılarının, beğeni sayılarının kendilerine psikolojik baskı ve eksiklik hissi oluşturduğu açıklandı. Instagram da çare olarak gönderi beğeni sayısını kısmen de olsa kaldırmakta buldu.

Instagram hikâyelerde grup sohbeti özelliğini aktif edildi. Bu özelliği kullanabilmek için grup hikâyesini açtığında “sohbete katıl” butonuna tıklaman yeterli. Bu yenilik de kullanıcıların, uygulamada daha uzun ve keyifli vakit geçirmesini sağlayarak beğeni kazanan bir özellik olmayı başardı.

IG TV’ den sonra Keşfet bölümünde reklam özelliği görmek de mümkün hale geldi. Özellikle marka ve ticaret siteleri için geniş bir reklam alanı sunan bu geliştirme, yeni bir reklam modeline de ev sahipliği yapmış oldu.

Bunlarla da yetinmeyen ve hep büyük düşünen Instagram, Hikâyeler kısmına müzik özelliğini getirdi. Bu özellik sayesinde kullanıcılara, hikâye üzerine -kolay bir ara yüz aracılığıyla arama yaparak- şarkı ekleme şansı sunuldu. Bu özelliğin aktif hale getirilmesindeki en büyük amaç, kullanıcıların hikayelerde sürekli şarkı kullanması ve bu içeriklerin şarkılar etrafında şekillenmesi oldu.

Instagram Keşfet Alanı Renkleniyor: Instagram Reels Özelliği

Instagram, son zamanlarda hızla büyüyen TikTok uygulaması ile eşdeğer “Reels” bölümünü oluşturdu. Reels sayesinde tıpkı TikTok videosu çeker gibi kısa müzikli videolar çekebilmek mümkün hale geldi. İlk başta Keşfet bölümü üzerinden ulaşılabilen Reels şimdi arama çubuğunun yerine getirildi ve çok daha geniş bir alana sahip oldu. Arama çubuğu ise Direkt Mesajlar bölümü yanında konumlandırıldı.

Negatifliğin Âlemi Yok!

Instagram, aynı dönemde yorum kısmına da dokunarak olumsuz yorumları gizleyebilme özelliğinin aktif edildi. Instagram, bu tür yorumları gizleyerek kullanıcının isterse yorumun üzerine tıklayarak yoruma ulaşabilmesini de sağladı.

Son olarak yakın dönemde; Instagram profil üzerinden Mağaza özelliğini kullanıcılarına sundu. Bu özellik sayesinde, e-ticaret siteleri veya butikler ürünlerini müşterilere sunabilme veya direkt satış yapabilme imkânı kazandı.

Şöyle bir baktığımızda, gerçekten uzun bir yolculuk oldu öyle değil mi? Instagram’da yapılan birçok değişiklik, ilk dönemlerinde çoğu kullanıcı tarafından olumsuz olarak geri dönüşlerin alınmasına sebep oldu. 

Çünkü alışkanlıklar her konuda olduğu gibi, dijital platformları kullanan kullanıcılar bazında da biraz zor değiştirebiliyor. Ancak bu ve bunun gibi değişikliklerin aynı zamanda hayatımızı kolaylaştıran ya da içerik üreticileri için yeni fırsatlar sunan yepyeni bir döneme bizleri yaklaştırdığının da farkındayız. Tam da bu yüzden, değişikliklerin olumlu yönlerine odaklanarak, uygulamaları yalnızca hayatımızı kolaylaştırması noktasında birer faydaya dönüştürmek de bizlerin elinde.