İş yaşamının büyük bir mülakatlarla geçiyor ve bu görüşmeler genellikle oldukça basmakalıp süreçlerden oluşuyor. Özellikle; içerik üretimi alanında çalışan kişiler, görüşmelerde farklı hikaye anlatımlarına yer verebilmek üzere; seslerden podcast’lere, ayrıntılı yazılara ve makalelere kadar bir çok kaynakla çalışıyorlar ve özgün içeriklere odaklanıyorlar. Peki bu görüşmelerin sana gerçekten çok daha fazlasını katabileceğini hiç düşündün mü?

Evet! Mülakatlar ve mülakat yapılan kişiler, sana yapıcı geri bildirimler sunarak daha yaratıcı ve özgün içerik üretmene katkı sunabilirler. Tabii ki öncelikle senin, bu süreci tamamen bu gözle anlaman ve gerekli adımları gerekiyor.

Sıkıcı görünen bu görüşmeler; hikaye anlatım tarzını ve içerik kaliteni bir üst seviyeye taşıyarak içerik biçiminlerine değer katarken, aynı zamanda potansiyel müşterilerinle hayat boyu sürecek olan ilişkilerin oluşmasına da zemin hazırlayabilir.

Görüştüğün kişiler ilk başvuracağın kaynak haline gelebilir; bu kişiler aynı zamanda, hizmetlerine referans olabilir ve hatta gelecek projeler için yaratıcı işbirlikçilerine dönüşebilirler. Yazı veya içerik çalışmalarını desteklemek için önemli gerçekleri, verileri ve fikirleri sağlamanın yanı sıra, görüştüğün kişiler, hatta tek seferlik olanlar bile, hepsi kariyerini geliştirmeye yardımcı olma potansiyeline sahip olduğunu unutmamalısın. Böylelikle, zamanla bu ilişkileri kurmak, beslemek ve büyütmenin önemini deneyimleme şansına erişebilirsin.

İyi Bir İzlenim Yaratmaya Odaklan

İlk izlenim her şeydir! Karşındakinin ön yargılarını dakikalar içinde bozabilir ya da yaratabilirler. Bu nedenle, görüşmeye doğru bir tavırla başlamak oldukça önemli. İlk kural: Görüşmeye zamanında katıl. Sorularının içine bi anda dalmak yerine, başlamadan önce görüştüğün kişinin neyi ele alacağınızı ve cevaplarının nasıl kullanacağını bilmesine izin ver.

Görüştüğün kişiyi tanımak için kendine birkaç dakika tanı. Unutma ki, bu kişiler de herkes gibi yer yer tereddütleri olan kişiler ve onlara konforlu bir alan sunabilmen, kendi konfurunu yaratabilmen için oldukça önemli.

Bazı kişiler, iletişim ve liderlik alanlarında uzman olabilirlerken, diğerleri daha az tecrübeli ya da konuşmaya isteksiz olabilirler. O gün kötü bir gün geçiriyor veya üst üste gelen görüşmelerle birlikte, oldukça yorgun bir ruh halinde de olabilirler. Görüşmenin başında güven çizgisini kurmayı başardığında ise, zihnin yalnızca yeni içerik türleri ve yöntemlerine yönelik fikirlerle dolup taşmaya kalmayacak aynı zamanda da bu fikirlere paralel olarak uzun dönem sürebilecek bir ilişkinin sağlam temelini yaratabileceksin.

Soru Sormaktan Çekinme

Görüşme boyunca tüm cevaplandıktan sonra görüşmeyi bitirmiş olmak yeterli görünebilir. Ancak, çoğunlukla, görüştüğün insanların da kendi soruları ve dikkat çekmek istediği noktalar olabilir. Bu anlamda, görüşmende onlara da bu anlamda zaman ve yer ayırmalısın.

Bir görüşmenin sonunda, çalışma stiline, karakterine ve işlerine yönelik açık uçlu sorular sormayı dene. Böylece, hem görüşmenin gidişatını anlayabilir hem de kendine daha fazla içerik malzemesi çıkarabilirsin. Özellikle içerik pazarlama alanında, markanın (yani senin) imajın belki de en önemli faktörlerden biri. Tam ad bu nedenle, görüştüğün kişilerin de işlerini ve uzmanlığını ortaya çıkarmanda sana yeteri kadar katkı sunabildiklerinden emin olmalısın.

Teşekkür Etmeyi Unutma

Görüştüğün kişilerle güçlü ve uzun soluklu bir iletişim inşa etmenin en basit (ve en sık unutulan) yollarından birisi de basit bir “teşekkür” olabiliyor. Görüştüğün kişilere, görüşmeden sonra da devam edebilecek görüşmelere yönelik bir “açık kapı” bırakmak için; minik bir “teşekkür notu ” bulunan bir e-posta iletmek, bu iletişimin tohumlarını atmada ve iletişimi devam ettirmede sana katkı sunabilir.

İletişimi uzun soluklu bir seviyeye taşıma motivasyonuna paralel olarak şunu unutmamalısın: Karşındaki kişi kendi zamanından ödün vererek ve çoğu zaman ücretsiz olarak bu desteği sunar. Bu anlamda, sürece katkı sağlamak adına karşındaki kişiye tüm bu kaynakları boşa harcamadıklarını hissettirmelisin. Kimi zaman teşekkür ederek, kimi zaman görüşmene var gücünle hazırlanarak kimi zaman ise dinleyip doğru soruları sorarak.

Son Kontrolleri Atlama

Görüşülen ya da görüşmeyi yapan kişi de olsan, bu süreçte karşılaşmak isteyeceğin en son şey, hikayenin yanlış aktarılması olacaktır. Tüm eforun ziyan olmaması ve kaynakların iyi değerlendirmesi için aktaracağın hikayeye yönelik tüm kontrolleri yaptığından emin olmalısın.

Sayılar, isimler, tarihler, kaynaklar, format ve çok daha fazlası. Portfolyonu veya kendinle ilgili bir hikayeyi sunarken bu ufak detaylar seni çok hızlı bir biçimde ön sıraya taşıyabilir ve bu alanda çoğunlukla hataya yer yoktur. Eğer tam emin olamadığın herhangi bir şey varsa, risk almamak ve bu hata alıcı gözlere görünür hale gelmeden müdahale edebilmelisin. Kendi ekibin olmayabilir, bir editör veya bir tasarımcı ile çalışmıyor ve tüm içerikleri kendi başına üretiyor olabilirsin. Süreç her ne olursa olsun, ilk görüşmede sunacağın her fikrin veya projenin hatadan arınmış olması, kişilerin gelecekte sana güvenebileceğinin sinyalini güçlü bir şekilde verebilir.

Erişilebilir ve Açık Ol

Görüşme yaptığın kişilerle, diledikleri bir zaman diliminde ve istedikleri konularda sana ulaşabileceklerini mutlaka paylaşmalı ve sürdürebilir bir iletişimin işaretini onlara sunmalısın. Yalnızca ilgili görüşmenin sınırlarına takılı kalmadan, benzer veya paralel konu/projelere dair görüşme “kapmaya” odaklan. Bunu direkt soru sorarak veya onlara açık kapı bırakarak yapabilirsin. Becerilerin, kaynakların ve iletişiminle, onlara bir değil birden fazla noktada yardımcı olabileceğini göstermek senin elinde!

Freelance işlerin birçoğu, referanslar ve/veya tavsiyeler üzerinden gelir. Bu ağı dikkatli bir biçimde kurduğunda, düzenli olarak yeni müşterilerle görüşebilir ve sektöründe popüler, güvenilir ve en önemlisi erişilebilir bir freeelancer olarak yerini alabilirsin.