Birçok freelancer ve iş veren yıllardır aynı konuda yakınır: Zamanında teslim edilemeyen projeler. İki tarafın da haklı olduğunu ateşli bir biçimde savunduğu bu ikilemde, tek bir kazanan var mı veya olmalı mı?

İş takvimini alt üst eden ve motivasyonu bir anda aşağıya çekebilme özelliğine sahip bu durumun, özellikle alıcılar tarafında yeterince üzerinde durulmadığını söyleyebiliriz. Çünkü alıcılar bu konuya “para-çokomel” eğrisinin ardından bakarken, işin odağındaki insan ilişkileri faktörü bize bambaşka bir düzleme davet ediyor.

Yani; işin kapsamı,bütçesi ve zorluğu kadar, aynı işin karşı tarafa doğru biçimde aktarılması, sağlıklı ve şeffaf bir iletişimle birlikte uzun sürecek bir güven ilişkisi kurulması esas hâle geliyor.

Bu süreci sağlıklı yönetebilmek için yapman gereken ilk şey freelancer’ı doğru bir şekilde yönlendirmek olmalı. Bu adımda başarılı olmadığını düşünüyorsan aşağıdaki ipuçlarına göz atarak başlayabilirsin. 

Temeli Sağlam Atmalı: Freelancer ile “İyi İletişim” Kurmak

İyi… kime göre neye göre? Öncelikle; freelancer’lar proje hakkında detaylı bilgi almak ve sürekli iletişimde kalmayı tercih ediyor. Bu nedenle onlarla “iyi iletişim kurmak” temelde; erişilebilir, net ve tutarlı olmak anlamına geliyor. Freelancer’a projeyi teslim etmeden önce; ona ihtiyacı olabilecek tüm kaynakları sunmalı ve isteklerini net olarak iletmelisin. Yol boyunca taleplerin değişmesi ya da en başta taleplerin net anlaşılamaması, işlerin teslim tarihini uzatabilir. Bu durumda suçu nerede aramak gerektiğini anlamak pek de zor değil.

Buna ek olarak, çalışmaya başlamadan önce, freelancer’ın iletişim ve çalışma tarzının sana uygun olup olmadığını, kısa bir görüşme ile kolayca test edebilir ve her iki tarafın da orta yolu bulabileceği bir düzen kurabilirsin. Bunu sağlayacak olan sihirli güç ise “güven duygusu”. 

Güven verebilmek ve aynı şekilde karşındaki kişiye güvenebilmek için de sağlıklı ve işleyen bir geri bildirim süreci inşa etmelisin. Freelancer’ların geri bildirim iletmeleri yönünde teşvik etmen ve ele almak istediği herhangi bir soru veya sorunla ilgili olarak sana yaklaşabileceklerini hissetmeleri oldukça önemli. 

İş yaşamının her alanında; sadece “eleştirecek” bir nokta olduğunda geri bildirim veren işverenlerden yeterince var, sen farklı olmayı deneyebilirsin. Freelancer’a olumlu geri bildirimler sağlamak, güvenini artırmaya ve uzun vadede daha rahat işleye bir iş akışına sahip olmaya yardımcı olur. Bu nedenle, freelancer’ların gösterdikleri çabayı ve irili ufaklı başarılarını zaman zaman öne çıkartmaktan kimseye zarar gelmez 🤗

Gelelim işi zamanında teslim alamadığında yapman gerekenlere…

Profesyonel Davran 😌💻

Fevri birr psikoloji ile freelancer’a “hesap sormak” yerine, ona projenin teslim tarihini hatırlatarak bir sorun olup olmadığını kibarca danışabilirsin. Bu aşamada sakin, yapıcı ve rahat bir iletişim dili sunman önemli. Çünkü “müşterinin daima haklı” olduğu günler biraz geride kaldı. Bundan sonra, bu gemide beraberiz 👀

Söz Uçar, Yazılı Brief Kalır ✍🏻

Freelancer ile daha sağlıklı ve profesyonel iletişim kurmak için; tüm görüşmeleri yazılı olarak yürütmeli ve freelancer’ın da sunulan kural/önerilere yazılı olarak onay verdiğinden emin olmalısın. Böylece anlaşmazlık yaşadığın kimi durumlarda ona sunabileceğin ve süreci profesyonel bir çizgide tutmaya yardımcı olacak “somut bir kaynağa” sahip olursun. Durum da “kişisel sorun” olmaktan çıkarak “mevcutta yaşanan ve çözülmesi gereken profesyonel bir sorun” hâline gelir ve çözüm süreci kolaylaşır.

Eski Sevgili Metaforu 🥰

Freelancer ile iletişime geçerken, bu eforun zamanlaması ve sıklığı da önemli. İçindeki “eski sevgiliyi” durdurmalısın. Sürekli aynı konuşmaları yaşamak istemezsen, projende bir ana teslim tarihi ve 2 ara tarih belirleyebilirsin.

Ara tarihleri freelancer’dan dönüş alamadığında veya projenin durumuyla ilgili bilgi alamadığında yararlanabileceğin “can simidin” olarak cepte tutabilir, bu simitlerin stoğunu artırıp azaltabilirsin. 

Zamanlama konusunda güvenemediğin kişilere karşı önlem almak için, freelancer ile asıl teslim tarihinden daha erken bir tarih paylaşarak, işlerin uzaması hâlinde gecikme yaşamaktan kurtulabilirsin (Bu yöntem bir B planı olup yatırım tavsiyesi değildir)

Aradığınız Kişiye Ne Kadar Ulaşılıyor? ☎️

Senin erişilebilirliğin gibi onun da erişilebilir olması önemli. Yani burada işler %50-%50 yürümeli. Sürekli farklı kanallardan iletişim kurmaya çalışmak ve iletişimi zorlamak yerine, yolculuğun en başından itibaren, ortak biçimde tek bir iletişim kanalı belirleyerek (örneğin; whatsapp, mail, slack, zoom veya telefon) yalnızca bu kanal/lardan iletişim kurmalısın.

Telefonun Başında Çaresiz Bekliyorum… 📞

Eğer tüm bunlardan sonra ondan hala yanıt alamıyorsan, bu konuda endişe duyduğundan bahsederek bir kez daha şansını deneyebilirsin. Bu soruların sıklığını ve tonunu ince bir biçimde ayarlayarak alacağın cevabı önden belirlenebileceğini unutma 😉

Aynada Kendini Görmelisin ☘️

Bu konuda her ne kadar freelancer haksız veya sorumsuz gibi görünse de, konuya daima onun gözünden de bakmalısın. Projenin bitimi için ona yeterli ve gerçekçi bir süre tanıdın mı? Ya da detaylı bilgilendirme yapmayıp tüm detayları freelancer’a mı bıraktın? Bu soruları kendine sormalı ve bu süreci soruna dönüşmeden profesyonelce yönetmelisin. Eksik/hatalı olduğun noktaları telafi etmek istersen iyi niyetini karşı tarafa yalnızca hissettirmen bile yeterli olabilir. 

Freelance Üniversitesi, Uzaktan Çalışma Diploması 🏫

Freelancer için kimi zaman iş akışını yönetmek zorlaşabilir. Özellikle evden çalışma hayatına erken giriş yapmaları sebebiyle, freelancer’ların adeta “uzaktan çalışma diplomasına” sahip olmaları bekleniyor. Elbette ki, serbest çalışanlar, evden veya uzaktan çalışma konusunda daha deneyimli ancak bazen işlerin yolunda gitmemesi onların suçu olmayabilir.

Sen de biliyorsun ki; evden çalışma süreçlerinde her an her şey olabiliyor. Aniden gelişen sağlık sorunları, ailevi problemler, interneti kesintisi, komşu kavgası veya bir sabah ansızın çalışmaktan vazgeçen dizüstü bilgisayar terörü…

Bu noktada şunu düşünebilirsin: Şirketinde tam zamanlı çalışan bir kişi bu tür problemler yaşadığında işe gitmek ve bu problemleri çözmek zorunda. Peki freelancer’ın ayrıcalığı nedir?

Evet sen de haklısın demek isterdik ama diyemiyoruz ve ufak bir hatırlatma geçiyoruz: Freelance dünyası ile kurumsal dünyanın dinamikleri oldukça farklı. Dolayısıyla, bu karşılaştırmayı yaparken; herhangi bir şirketin sunabileceği hızlı ve erişilebilir kaynaklar ile iş hayatını kendi başına sırtlanan freelancer’ın kişisel kaynakları arasındaki “minik” farkı gözetmen gerekebilir.

Freelance sana işi geç teslim edeceğini paylaştıysa bunun senin için sorun olup olmayacağına karar ver. Ona şu şekilde cevap verebilirsin;

“Merhaba X,

Öncelikle bilgilendirmen için teşekkür ederim 🙂 Yetiştirememe sebebin nedir? Proje ile ilgili bir sorun varsa bana çekinmeden danışabilirsin.”

ya da;

“Merhaba X,

Maalesef ki projenin aksaması benim için problem olabilir. Biliyorsun ki benim de bir iş takvimim var ve bu şekilde aksaklıklar beni de etkiliyor. Projede yardımcı olmam gereken bir nokta varsa sana yardım edebilirim, ya da projenin kalan kısmını farklı bir freelance çalışana devredebiliriz. Ne dersin?”

Bu şekilde, empati ve iyi niyet göstergesinde bulunmuş, yapıcı bir şekilde çözüme giden yolda ilk adımı atmış olursun.

Final Adım ⌛️

Bu adımların hepsini uyguladın ve freelancer işi hala teslim etmedi mi? Bunun sonucunda tek bir yol kalıyor; işi iptal etmek ve bu freelancer’ı bir daha tercih etmemek. Zaman zaman hüsrana varan bu deneyimi yaşamayı kimse istemez. Fakat bu tarz olumsuz deneyimlerin; işveren/alıcı olarak neyi isteyip neyi istemediğin veya nasıl bir freelancer ile çalışman gerektiği noktaları sana rehber olacağını unutmamalısın. Kulağa fazla iyimser gelebilir ve iyimserlik bazen (çoğunlukla) gereklidir.