İş planları sadece finansman sağlamak isteyen girişimcilere değil, aynı zamanda yeni fikirleri veya büyüme planlarını planlamak ve değerlendirmek isteyen kişilere de yardımcı oluyor. Hazırladığımız bu kapsamlı rehber sayesinde bir iş planının nasıl yazılacağını ve süreçten en iyi şekilde nasıl yararlanacağını tüm detaylarıyla öğrenmiş olacaksın.

Güzel bir iş planı, bir işe başlamadan önce stratejini netleştirmene, potansiyel engelleri belirlemene, gerekli kaynakları kararlaştırmana ve fikrinin ve büyüme planının uygulanabilirliğini değerlendirmene yardımcı olabilir.

Her başarılı işletme işe resmi bir iş planı ile başlamak zorunda değil. Ancak birçok kurucu, bir adım geri çekilip düşünmek, fikirlerini ve girmek istedikleri pazarı araştırmak ve taktiklerinin ardındaki kapsamı ve stratejiyi anlamak için zaman ayırmanın değerli olduğunu düşünüyor. İşte, iş planı yazmak tam da bu noktada devreye giriyor.

Elindeki bu adım adım rehber sayesinde nasıl iş planı yazacağını öğren, planından en iyi şekilde faydalanmanı sağlayacak ipuçlarına göz at ve sana ilham verecek gerçek iş planı örneklerini incele!

İş Planı Nedir?

İş planını, bir şirketin hedeflerini, bu hedefleri elde etmek için kullanılacak stratejileri ve bunlara ulaşmak için gereken zaman çerçevesini özetleyen stratejik bir belge olarak tanımlayabiliriz. Pazar analizi, finansal tahminler ve organizasyon yapısı gibi hususları kapsayan iş planları, işletmenin büyümesi için bir yol haritası ve finansmanı güvence altına almak için bir araç olarak hizmet görüyor.

Finansal kurumlar ve yatırımcılar herhangi bir projeye finansman sağlamadan önce genellikle bir iş planı görmek istiyorlar. Tabii, dışarıdan finansman aramıyor olman, bir iş planına ihtiyacın olmadığı anlamına gelmiyor. İyi hazırlanmış bir iş planı, işletmen büyüdükçe sana rehberlik etmeye devam ediyor.

9 Adımda İş Planı Hazırlamak

Yönetici Özeti Hazırla

İş planının en önemli bölümlerinden biri olan yönetici özeti, bir yandan da yazman gereken son bölüm olma özelliği taşıyor.

Takip edilen her şeyi özetleyen yönetici özeti, potansiyel yatırımcılar veya borç verenler gibi kısıtlı zamana sahip kişilere işletmen hakkında üst düzey bir genel bakış sunuyor ve daha fazlasını okumaları için teşvik ediyor.

Tekrar söyleyeceğimiz üzere, bu bir özet. Dolayısıyla, planını yazarken ortaya çıkan temel noktaları vurgulaman gerekiyor. Bunu, kendi planlama amaçların için kendine yazıyorsan özeti tamamen atlayabilirsin. Ancak önerimiz, en azından pratik yapmak için denemen yönünde.

Yönetici özeti bir sayfayı geçmemeli. Tüm önemli bilgileri bu alana sıkıştırmak biraz stresli olabilir, farkındayız. Ancak, emin ol imkansız değil. Birkaç özet yazdıkça bunu sen de fark edeceksin. İş planı yönetici özetinin içermesi gerekenler ise şu şekilde:

  • İş konsepti: İşletmen ne iş yapıyor?
  • İş hedefleri ve vizyonu: İşletmen ne yapmak istiyor?
  • Ürün tanımı ve ayırt edici özellikleri: Ne satıyorsun ve farklı yönleri neler?
  • Hedef piyasa: Satışı kime yapıyorsun?
  • Pazarlama stratejisi: Müşterilerine nasıl ulaşmayı planlıyorsun?
  • Mevcut mali durum: Şu an ne kadar gelir elde ediyorsun?
  • Tahmini mali durum: Ne kadar gelir elde etmeyi öngörüyorsun?
  • Talep: Ne kadar para talep ediyorsun?
  • Ekip: Kimlerle çalışıyorsun?

Şirket Tanımı Yaz

İş planının bu bölümü, çok temel iki soruyu cevaplamalı: kimsin ve ne yapmayı planlıyorsun?

Bu soruları bir şirket tanımıyla yanıtlamak, iş yapma sebebini, farklı olduğun yönleri, sahip olduğun nitelikleri ve iyi bir yatırım olma sebebini açıklayan bir girizgah sunuyor.

Örneğin bir makyaj markası olan Saie, sitesinde kurucusunun şirketin misyonu ve varoluş sebebini anlattığı bir mektubu paylaşıyor.

Bu ayrıntıları açıklığa kavuşturmak, bunları görecek tek kişi sen olsan bile oldukça faydalı bir egzersiz. İlkelerin, ideallerin ve bakış açın gibi işinin daha soyut bazı yönlerini kağıda dökmek için ideal bir fırsat.

Şirket tanımına dahil etmen gereken bileşenlerden bazıları ise şunlar:

  • Şirket yapın (Şahıs şirketi mi, kolektif ortaklık mı, komandit şirket mi yoksa anonim şirket misin?)
  • İş modelin
  • Sektörün
  • İşletmenin vizyonu, misyonu ve değer teklifi (value proposition)
  • İşletmen ve tarihi hakkında bilgiler
  • Hem kısa hem de uzun vadeli iş hedefleri
  • Kilit personellerin ve maaşları dahil ekibinin tüm çalışanları

Marka Değeri ve Hedeflerini Belirleme

Marka konumlandırmanı ve değerlerini tanımlamak için şirket sahipleri, çalışanlar, tedarikçiler, müşteriler ve yatırımcılar dahil olmak üzere şirketinin sorumlu olduğu tüm kişileri göz önünde bulundurmalısın. Sonrasında ise her biriyle nasıl iş yapmak istediğini düşünmelisin. Bir liste yapmaya başladığında temel değerlerin de ortaya çıkmaya başlayacak.

Şirket tanımın, aynı zamanda kısa ve uzun vadeli hedeflerini de içermeli. Kısa vadeli hedefler genellikle bir sonraki yıl içinde ulaşılabilir olmalıyken uzun vadeli hedefler için bir ila beş yılı iyi bir zaman aralığı olarak görebiliriz. Hedef belirleme sürecinin özel, ölçülebilir, erişilebilir, gerçekçi ve zamana bağlı “akıllı” hedefleri içerdiğinden emin olmalısın.

Vizyon ve Misyonunu Belirleme

Değerlerini belirledikten sonra bir misyon beyanı yazabilirsin. Beyanın, işletmenin neden var olduğunu ikna edici bir şekilde açıklamalı ve tek bir cümleden daha uzun olmamalı.

Şimdi sıra vizyon beyanını oluşturmaya geldi: Vizyonunu gerçekleştirdiğinde işletmenin dünya üzerinde nasıl bir etki yaratacağını düşünüyorsun? Bu etkiyi bir iddia olarak ifade etmelisin. Beyanında “şunları yapacağız” ifadesini kullanırsan güzel bir başlangıç yapmış olursun. Misyon beyanından farklı olarak, vizyon beyanın tek bir cümleden daha uzun olabilir, ancak yine de üç cümleyi geçmemeye çalışmalısın. Unutma, en etkili vizyon beyanları kısa ve öz olanlardır.

Pazar Analizi Yapma

Ne tür bir iş yapıyorsan yap, seçtiğin pazar seni vezir de edebilir rezil de. Ürününü anlayan ve ona ihtiyaç duyan çok sayıda müşterinin bulunduğu, yani senin için doğru olan pazarı seçmelisin. Bu şekilde avantajlı bir başlangıç yapmış olacaksın. Yanlış pazarı veya yanlış zamanda doğru pazarı seçersen, her bir satış için zorluklarla karşılaşabilirsin.

Pazar analizi ve araştırması, başka biri okusun ya da okumasın iş planının en önemli bölümlerinden biri. Ürünlerin için pazarın ne kadar büyük olduğunu tahmin ettiğin bir genel bakış, işletmenin pazardaki konumunun bir analizi ve rekabet ortamının bir değerlendirmesini içermeli. Sonuçlarını destekleyen kapsamlı bir araştırma, hem yatırımcıları ikna etmek hem de planın üzerinde çalışırken kendi varsayımlarını doğrulamak için önemli.

Potansiyel Pazarını Keşfetme

Potansiyel pazar, ürününe kaç kişinin ihtiyaç duyduğuna yönelik tahmininden oluşuyor. Çok yüksek satış rakamları hayal etmek her ne kadar heyecan verici olsa da, tahmini potansiyel pazarını doğrulamak için mümkün olduğunca çok sayıda alakalı bağımsız veri kullanmalısın.

Bu süreç biraz göz korkutucu olabilir fakat araştırmana başlamana yardımcı olacak bazı genel ipuçları ile işini kolaylaştırabilirsin:

İdeal müşteri profilini anla: Hedef pazarının büyüklüğünü öğrenmek için devlet verilerini incele, nerede yaşadıklarını, hangi sosyal medya kanallarını kullandıklarını ve alışveriş alışkanlıklarını öğren.

Alakalı endüstri trendlerini ve gidişatını araştır: Google Trendler’e, ticari yayınlara ve influencerlara bakarak sektöründeki tüketici ve ürün trendlerini keşfet.

Bilinçli tahminlerde bulun: Erişilebilir pazarının tamamı hakkında hiçbir zaman mükemmel ve eksiksiz bilgiye sahip olamayacaksın. Amacın, tahminlerini gerekli olduğu kadar çok doğrulanabilir veri noktasına dayandırmak olmalı.

Piyasa verilerine erişmek için başvurulacak bazı kaynaklara devlet istatistik ofisleri, endüstri birlikleri, akademik araştırmalar ve sektörünü kapsayan itibarlı haber kaynaklarını verebiliriz.

SWOT Analizi

SWOT analizi işletmenin güçlü ve zayıf yönlerini ve dış çevreden kaynaklanan fırsat ve tehditleri belirlemene yardımcı olan bir yöntem. Şirketinin en iyi olduğu alanlar neler? Hangi alanlarda pek de iyi olmadığını düşünüyorsun? Hangi pazar veya sektör değişimlerinden faydalanabilir ve bunları fırsata dönüştürebilirsin? Başarılı olmanı tehdit eden dış faktörler var mı?

SWOT genellikle bir ızgara veya grafik ile tasvir ediliyor. Bu görsel sunum sayesinde okuyucun işini etkileyebilecek faktörleri hızlı bir şekilde görebiliyor ve pazardaki rekabet avantajını saptayabiliyor.

Rekabet Analizi

İşletmeni rekabet karşısında farklılaştırmak için kullanabileceğin üç temel faktör bulunuyor:

  • Maliyet liderliği: Rakiplerinin birçoğundan daha düşük fiyatlar sunarak karını en üst düzeye çıkarma kapasitesine sahipsin. Mejuri ve Endy gibi şirketler buna birer örnek.
  • Farklılaşma: Ürün veya hizmetin, sektöründeki mevcut maliyet liderlerinden farklı bir şey sunabilir ve benzersizliğin sayesinde öne çıkacağının güvencesini verebilir.
  • Segmentasyon: Çok spesifik veya niş bir hedef pazara odaklanmayı ve daha geniş bir pazarla etkileşime geçmeden önce daha küçük bir kitlenin ilgisini çekmeyi hedefleyebilirsin.

Hangi faktörün sana en uygun olduğunu bulmak için hem işini hem de rekabet ortamını anlaman gerekiyor.

Yenilikçi bir ürüne sahip olsan bile pazardaki rekabet her zaman devam edecek. Bu nedenle, iş planında rekabeti göz önünde bulundurman ayrıca önemli. Eğer yerleşik bir pazarın içine giriyorsan, doğrudan rakip olarak gördüğün birkaç şirketi listelemeli ve ürünlerini ve işini onlarınkinden nasıl farklılaştırmayı planladığını açıklayabilmelisin.

Mesela, mücevher sattığını varsayalım. Birçok üst düzey rakibinin aksine karının belli bir yüzdesini önemli bir hayır kurumuna bağışlamayı veya tasarruflarını müşterilere aktarmayı seçmen rekabette farklılaştığın taraf olabilir.

Doğrudan rakipleri kolayca tanımlayamayacağın bir pazara giriyorsan, dolaylı rakiplerini (seninkilere benzer ürünler sunan şirketleri) düşünebilirsin. Örneğin, yenilikçi bir mutfak ekipmanı satıyorsan, ürünün halihazırda yeni olduğu için rekabet içinde olmadığını kolaylıkla söyleyebilirsin.

Yönetim ve Organizasyon Şemanı Ana Hatlarıyla Belirleme

İş planının yönetim ve organizasyon bölümü, şirketini kimin yönettiği hakkında okuyuculara bilgi vermeli. Burada, işletmenin yasal yapısını detaylandırmalısın. İşletmeni bir şahıs şirketi olarak mı, yoksa sınırlı bir ortaklık ya da anonim şirket olarak mı kuracağını belirtmelisin.

Eğer bir yönetim ekibin varsa, şirketinin iç yapısını göstermek için bir organizasyon şeması kullanabilirsin. Bu şema rolleri, sorumlulukları ve kişiler arasındaki ilişkileri içermeli. Bu kısımda her bir kişinin girişiminin başarısına nasıl katkıda bulunacağını anlatabilirsin.

Ürün ve Hizmetlerini Listeleme

Ürün veya hizmetlerin iş planının çoğu alanında zaten büyük bir yer tutacak. Ancak bunlarla ilgilenen okuyucular için temel ayrıntıları özetleyen ayrı bir bölüm oluşturman çok önemli.

Çok sayıda ürün satıyorsan her bir ürün hattı hakkında daha genel bilgiler ekleyebilirsin. Yalnızca birkaç tane satıyorsan her biri hakkında ek bilgiler vermen yeterli. Örneğin bir çanta mağazası olan BAGGU, çeşitli çantalardan oluşan geniş ürün yelpazesinin yanı sıra ev eşyaları ve diğer aksesuarlar da satıyor. Dolayısıyla iş planı, bu kategorileri ve her birindeki ürünlerle ilgili önemli detayları içeriyor.

Müşteri Segmentasyonu

Hedef kitlen olarak da bilinen ideal müşterin, iş planının tamamını kapsamasa da pazarlama planının temelini oluşturuyor. Stratejik kararlar alırken bu kişiyi aklının bir köşesinde tutmalısın. Bu nedenle, bu kişinin kim olduğuna dair genel bir bakış açısına sahip olman ve planına dahil etmen gerekiyor.

İdeal müşterine bütünsel bir genel bakış sağlamak için bir dizi genel ve spesifik demografik özelliği tanımlamalısın. Müşteri segmentasyonu genellikle şunları içeriyor:

  • Yaşadıkları yer
  • Yaş aralıkları
  • Eğitim düzeyleri
  • Bazı yaygın davranış kalıpları
  • Boş zamanlarını nasıl geçirdikleri
  • Nerede çalıştıkları
  • Hangi teknolojiyi kullandıkları
  • Ne kadar kazandıkları
  • Genel olarak ne taraflarda çalıştıkları
  • Değerleri, inançları veya görüşleri

Bu bilgiler sattığın ürüne göre değişiklik gösterebilir ancak kime ulaşmaya çalıştığın ve hatta daha da önemlisi müşterilerinin kim olduğu ve değer verdikleri şeylere dayanarak hangi seçimleri yaptığın net bir şekilde belli olmalı.

Örneğin bir üniversite öğrencisinin ilgi alanları, alışveriş alışkanlıkları ve fiyat hassasiyeti, 50 yaşındaki bir yöneticiden doğal olarak farklı. Hangisinin ideal müşterin olduğuna bağlı olarak iş planın ve kararların da çok farklı bir görünüme sahip olacak.

Pazarlama Planı Oluşturma

Pazarlama çabaların doğrudan ideal müşterin tarafından belirleniyor. Pazarlama planının amacı, iş fikrinin ideal müşterine uygunluğuna odaklanarak mevcut kararlarını ve gelecekteki stratejini özetlemek.

Örneğin, Instagram pazarlamasına veya TikTok reklamlarına yoğun yatırım yapmayı planlıyorsan, Instagram ve TikTok’un hedef kitlen için önde gelen bir platform olduğundan emin olmalısın. Eğer değilse pazarlama planını yeniden düşünmelisin.

Çoğu pazarlama planı dört temel konu hakkında bilgi içeriyor. Her biri hakkında ne kadar ayrıntı sunacağın, hem işine hem de planının hedef kitlesine bağlı olarak değişebilir.

Fiyat: Ürünlerini ne kadara fiyatlandırmayı planlıyorsun ve bu kararı neye dayanarak verdin?

Ürün: Ne satıyorsun ve bunu pazarda nasıl farklılaştırıyorsun?

Tanıtım: Ürünlerini ideal müşterinin önüne nasıl çıkarmayı planlıyorsun?

Yer: Ürünlerini nerede satıyorsun? Hangi kanalları ve pazarları kullanmayı hedefliyorsun?

Tanıtım aşaması, taktiksel ayrıntılara daha kolay girebileceğin için planının daha büyük bir kısmını oluşturabilir, ancak diğer üç alanı kısacık da olsa ele almalısın. Sonuçta, her biri pazarlama planında önemli bir stratejik kolu temsil ediyor.

Lojistik ve Operasyon Planı Hazırlama

Lojistik ve operasyonları, iş fikrini gerçeğe dönüştürmek için uygulayacağın iş akışları olarak düşünebilirsin. İş planını, sadece kendine bile yazıyor olsan üzerine dikkatlice düşünmen gerekiyor. Yatırım arıyormuş gibi her detayı tek tek yazmadan da ihtiyacın olanları dahil etmelisin.

Planladığın operasyonun aşağıdaki her maddeyi kapsadığından emin olmalısın:

Tedarikçiler: Üretim için ihtiyaç duyduğun hammaddeyi nereden alıyorsun veya ürünlerin nerede üretiliyor?

Üretim: Ürünlerini kendin mi üretecek misin, ürettirecek misin, toptan mı satacaksın yoksa dropshipping yöntemini mi kullanacaksın? Ürünlerinin üretilip tarafına gönderilmesi ne kadar zaman alıyor? Yoğun bir sezonu veya beklenmedik bir talep artışını nasıl yönetmeyi planlıyorsun?

Tesisler: Sen ve ekip üyelerin nerede çalışacak? Fiziksel bir perakende satış alanına sahip olmayı planlıyor musun? Planlıyorsan mekanı buldun mu?

Teçhizat: İşe başlamak için hangi araçlara ve teknolojiye ihtiyacın var? Bu, bilgisayarlardan lambalara kadar aklına gelebilecek her şeyi içeriyor.

Nakliye ve siparişi tamamlama: Siparişlerin alınmasından müşteriye ulaştırılmasına kadarki tüm süreci kendi bünyende mi halledeceksin yoksa üçüncü bir taraftan destek mi alacaksın?

Envanter: Elinde ne kadar stok bulunduracaksın ve bunları nerede depolayacaksın? İhtiyaç duyulması halinde bunu ortaklarına nasıl göndereceksin ve envanter yönetimine nasıl yaklaşacaksın?

Bu bölüm, tedarik zincirini iyi anladığını ve olası belirsizlikleri kapsayan sağlam bir acil durum planın olduğunu okuyucuna göstermeli. Okuyucun kendinsen tahmini maliyetlerini karşılayacak şekilde ürünleri nasıl fiyatlandıracağına ve başlangıçta yaptığın harcamaları hangi noktada karşılamayı planladığına dair diğer önemli kararları verebilmelisin.

Mali Planını Oluşturma

Fikrin ne kadar harika olursa olsun ve ne kadar emek, para ve zaman harcarsan harca, bir işletme finansal sağlığına bağlı olarak yaşıyor veya ölüyor. Günün sonunda, insanlar gelecekte sürdürülebilir olduğunu düşündükleri bir işletme ile çalışmak istiyorlar.

Mali planındaki ayrıntı düzeyi, hedef kitlene ve hedeflerine bağlı olarak değişecek. Ancak genellikle mali raporlarının şu üç maddeyi içermesi gerekiyor: gelir tablosu, bilanço ve nakit akış tablosu. Bunlara, finansal veri ve tahminlerini de dahil etmeyi değerlendirebilirsin.

Gelir tablosu, bilanço ve nakit akış tablosu oluşturman için gereken her şeyi kapsayan elektronik tablo şablonlarına internet üzerinden ulaşabilir ve gerektiğinde tahminlerini yansıtmak için düzenleyebilirsin.

Şimdi ise ihtiyaç duyacağın mali tablo türlerine bir göz atalım:

Gelir Tabloları

Gelir tablosu, okuyuculara belirli bir zaman dilimindeki gelir kaynaklarını ve giderlerini göstermeyi amaçlıyor. Bu iki bilgiyle, o dönem boyunca işletmenin deneyimlediği kar veya zararı görebiliyorlar. Eğer işletmeni henüz kurmadıysan aynı bilgilerin gelecekteki izdüşümünü projelendirebilirsin.

Bilançolar

Bilanço, işletmende ne kadar özsermayeye sahip olduğuna dair bir bakış sunuyor. Bir tarafta tüm işletme varlıklarını (sahip oldukların), diğer tarafta ise tüm yükümlülüklerini (borçların) listeliyorsun. Bu sayede, işletmenin özsermayesinin bir özetine erişiyorsun. Bunu, kısaca şu şekilde hesaplayabilirsin:

Varlıklar – Yükümlülükler = Özsermaye

Nakit Akış Tabloları

Nakit akış tablosu, aslında gelir tablosuna oldukça benziyor. Ancak, arada önemli bir fark bulunuyor: gelirlerin ne zaman tahsil edildiği ve giderlerin ne zaman ödendiği burada hesaba katılıyor.

Gelen nakit, giden nakitten fazla olduğunda nakit akışın pozitif oluyor. Tersi senaryoda ise negatif. İdeal olarak, nakit akış tabloları, nakdin ne zaman düşük olduğunu, ne zaman fazla olabileceğini ve işletmeni ayakta tutmak için finansmanın gerektiği durumda bir acil durum planına ihtiyaç duyabileceğin noktaları görmene yardımcı oluyor.

Nakit akışını öngörmek, özellikle boşlukları veya negatif nakit akışını belirlemek ve operasyonları gerektiği gibi düzenlemek için faydalı olabilir.

Neden İş Planı Yazmalısın?

Yatırımcılar, bir işi finanse etmeden önce işin gerçekleştirilebilirliğini değerlendirmek için iş planlarına güveniyorlar. Bu nedenle, iş planları genellikle kredi almakla ilişkilendiriliyor.

İş planları, aynı zamanda işletme sahiplerinin lansmandan önce zayıf noktaları tespit etmelerine yardımcı oluyor ve bu sayede potansiyel olarak ileriki zamanlarda maliyetli hatalardan kaçınmalarına olanak tanıyor. Bir iş planı hazırlamak, “bilinmeyenleri” belirlemene yardımcı oluyor ve yardıma ihtiyaç duyduğun veya en azından kendini geliştirmen gereken yerlerdeki boşlukları tespit etmeni kolaylaştırıyor.

Tabii, bir iş planı yazmak için başka sebepler de bulunuyor:

Stratejik planlama: Planını kağıda dökmek, fikirlerini netleştirmek için paha biçilmez bir egzersiz ve işinin kapsamını anlamanın yanı sıra, başlamak için ne kadar zaman, para ve kaynağa ihtiyaç duyduğunu görmene de yardımcı oluyor.

Fikirleri değerlendirmek: Aklında birden fazla fikir varsa her biri için oluşturacağın kaba bir iş planı, zamanını ve enerjini başarı şansı en yüksek olanlara odaklamanı sağlayabilir.

Araştırma: Bir iş planı yazmak için ideal müşterini ve rakiplerini araştırman gerekiyor. Bu bilgiler ışığında daha stratejik kararlar verebileceksin.

İşe alma: İş planın, vizyonunu potansiyel yeni çalışanlara iletmenin en kolay yollarından biri ve özellikle büyümenin erken aşamalarındaysan onların girişime olan güvenini artırabilir.

Ortaklıklar: Diğer markalarla işbirliği yapmayı planlıyorsan vizyonun, hedef kitlen ve iş stratejin hakkında net bir genel bakışa sahip olmak, üçüncü kişilerin işletmenin kendilerine uygun olup olmadığını belirlemelerini çok daha kolay hale getirecek.

Yarışmalar: Mentorluk, hibe veya yatırım sermayesi gibi ödüller sunan birçok iş planı yarışması bulunuyor.

Düşüncelerini ve fikirlerini ortaya koymanın ve bu fikirleri başarında büyük etkisi olabilecek insanlarla paylaşmanın yapılandırılmış bir yolunu arıyorsan, emin ol iş planı bunun için mükemmel bir başlangıç noktası.

İş Planı Türleri

İş planları, tek bir sayfadan ayrıntılı grafik ve raporları içeren dökümanlara kadar çok çeşitli biçimlerde olabilir. Bir iş planı oluşturmanın tek bir doğru yolu bulunmuyor. Amaç, şirketinle ilgili en önemli bilgileri okuyuculara en iyi şekilde iletmekten geçiyor.

Aşağıdakilerle sınırlı olmamakla beraber birkaç yaygın iş planını şu şekilde sıralayabiliriz:

Geleneksel İş Planları

En yaygın iş planları olan geleneksel iş planları, hem uzun sürede yazılıyor hem de onlarca sayfa uzunluğunda olabiliyor. Risk sermayesi firmaları ve kredi verenler bu planı talep ediyorlar. Eğer dış finansman aramıyorsan, bu tip bir plana ihtiyacın olmayabilir. İşte bu noktada, devreye ikinci plan türü giriyor.

Yalın İş Planları

Yalın iş planı, geleneksel iş planının daha kısa bir versiyonundan oluşuyor. Aynı formatı takip etmekle beraber sadece en önemli bilgiler vurgulanıyor. İşletmeler, yeni işe alımları başlatmak veya belirli bir hedef pazar için mevcut planlarını değiştirmek istediklerinde yalın iş planlarını kullanıyorlar.

Kar Amacı Gütmeyen İş Planları

Kar amacı gütmeyen bir iş planı, kamu veya toplumsal fayda için faaliyet gösteren herhangi bir kuruluş tarafından tercih ediliyor. Sıklıkla bağış verenler tarafından talep edilen bu plan türü, geleneksel bir iş planında bulacağın her şeyin yanı sıra şirketin yapmayı planladığı etkiyi açıklayan bir bölümü de içeriyor. İşitme engelli insanlara yardım etmeyi amaçlayan bir hoparlör ve kulaklık markasını örnek olarak düşünebilirsin.

Küçük İşletme Planı Oluşturmak için 7 Önemli İpucu

Bir iş planı yazarken dikkate alman gereken birkaç yöntem bulunuyor. Planın, her ne kadar işletmene ve hedeflerine özgü olacak olsa da yazarken aklında bulundurman gereken birkaç ipucu var.

1. Hedef Kitleni Tanı

Planını kimin okuyacağını bildiğin zaman -fikirlerini netleştirmek için sadece kendine yazdığın durumda bile- kullandığın dili ve ayrıntı düzeyini daha rahat ayarlayabilirsin. Bu, aynı zamanda en alakalı bilgileri dahil edip etmediğinden emin olmana ve etkisi daha az olan bölümleri ne zaman çıkaracağını anlamana da yardımcı olabilir.

2. Net Bir Hedef Belirle

Bir iş planı oluştururken, amacın işletmen için finansman sağlamaksa sadece kendin ve ekibin için oluşturduğuna kıyasla daha fazla çalışmalı ve sonucunda daha kapsamlı bir plan sunabilmelisin.

3. Araştırmaya Zaman Ayır

İş planının bölümleri, temel olarak fikirlerin ve vizyonun tarafından şekillenecek. Ancak ihtiyacın olan en kritik bilgilerden bazılarına bağımsız kaynaklardan elde ettiğin araştırmalar neticesinde ulaşacaksın. Kime satış yaptığını, ürünlerin için talep olup olmadığını ve kimlerin benzer ürün veya hizmetleri sattığını anlamak için zaman harcamalısın.

4. Kısa ve Öz Tut

Kim için yazıyor olursan ol, iş planın kısa ve okunabilir olmalı, hatta 15 ila 20 sayfayı geçmemeli. Hedef kitlen ve hedeflerin için değerli olabileceğini düşündüğün tamamlayıcı belgeler varsa bunları ekler kısmında planına dahil edebilirsin.

5. Dilinin, Tarzının ve Marka Sesinin Tutarlı Olduğundan Emin Ol

Planı tek bir kişinin yazmasını veya paylaşılmadan önce uygun bir şekilde düzenlenmesi için yeterli zamanın ayrıldığından emin olmalısın.

6. İş Planı Şablonları Kullan

Plan yazmaya yönelik bir taslak oluşturmak için ücretsiz iş planı şablonlarını kullanabilirsin. Finansal projelerden pazar araştırmasına ve misyon beyanına kadar sana her bölümde rehberlik eden bu şablonlar, hiçbir adımı atlamadan planını tamamlamanı sağlayacak.

7. İş Planı Yazılımlarını Dene

İşletme sahipleri için iş planı yazmak kolay bir iş değil. Ancak bir işe yeni başlayan veya işini genişleten herkes için önemli. Neyse ki planlama, taslak hazırlama, grafik oluşturma, finansal verileri senkronize etme ve çok daha fazlasına yardımcı olan araçlar bulunuyor. İş planı yazılımları, kapsamlı bir planı günler yerine saatler içinde tamamlamana yardımcı olan iş planı şablonları ve eğitimlerini de bünyesinde barındırıyor.

İş Planı Yazarken Sıklıkla Karşılaşılan Hatalar

İş planları hakkında belki de daha önce kimseden duymadığın bir şey söyleyeceğiz: İş planın başarısız olabilir! Biliyoruz ki, hiç kimse ayırdığı bunca zaman ve çabanın ziyan olmasını istemez. Başarıya bir adım daha yaklaşmak için kaçınman gerek yaygın hatalar ise şunlar:

Kötü iş fikri: Bazen fikrin potansiyel yatırımcılar için çok fazla risk teşkil edebilir, işletmek için çok pahalı olabilir veya fikrine uygun pazarı bulamayabilirsin. Bundan kaçınmak için, düşük başlangıç maliyetleri gerektiren küçük iş fikirlerini hedefleyebilirsin.

Çıkış stratejisinin olmaması: Eğer bir çıkış stratejisine veya yatırımcıların maksimum karla işten ayrılabildiği bir plana sahip değilsen, sermaye bulma şans bil ki çok az olacak.

Dengesiz takımlar: Bir işe başlamak, harika bir ürüne sahip olmayı gerektiriyor. Ancak, sadece inanılmaz bir ekip işini zirveye taşıyabilir. Ne yazık ki birçok işletme sahibi dengeli bir ekibi göz ardı ediyor. Nasıl yapılacağı konusunda endişe etmeden, sadece potansiyel karlara odaklanmaktan kaçınmalısın.

Finansal tahminlerin eksik olması: Bilançonu, nakit akış tablolarını, kar-zarar tablolarını ve gelir tablolarını ihmal etmemelisin. Başarılı bir iş planı oluşturmak için başa baş analizini (break-even analysis) ve yatırım getirisi (return on investment) hesaplamalarını finansal tahminlerine eklemelisin.Yazım ve dil bilgisi hataları: En iyi kuruluşların hepsi, bünyesinde belgelerini gözden geçiren bir editör bulunduruyor. Birisi iş planını okurken yazım hatası fark ederse, sence başarılı bir şirketi yöneteceğine inanabilir mi?